Kayıtlar

Şubat, 2020 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Başarı hikayeleri/Walt Disney'in hikayesi/ Hazır mısın?

Resim
İrlanda göçmeni bir ailenin oğlu olan Walt Disney, hasta olan babası çalışamadığından ve ekonomik durumlarının kötü olması nedeniyle sürekli çalışmak, para kazanmak zorundaydı. Ayrıca ailesi sürekli taşındığı için düzenli bir hayata da sahip değildi. Disney, maddi yetersizlikten okula devam edemediği için herhangi bir mesleğe de sahip değildi. Bu nedenle girdiği işlerin hepsi geçici olduğu için ayrılmak zorunda kalıyordu. Babasının ölümü ile derin bir sarsıntı yaşayan Walt, babasını tedavi ettiremediği için kendini suçladı ve bir süre bunun etkisinden kurtulamadı. Walt tam bir kitap kurduydu ve kazandıklarının bir miktarını kitaplara ayırıyordu. Bir gün kitapçıdan aldığı kitabın arasında bir reklam kağıdı gördü. Kağıtta “Kansas City Sanat Enstitüsü sizi ücretsiz kurslara çağırıyor” yazıyordu. Yazıyı okuyan Walt hiç düşünmeden kursa yazılmaya ve çizim konusunda kendisini geliştirerek bir meslek edinmeye karar verdi. Üstelik kurs için herhangi bir ücret ödeme...

Harekete geç/ kendimi bir adım daha nasıl ileri götürebilirim?/ Hazır Mısın?

Resim
İşini eline al ve başla. Olmadı mı? Tekrar başla. Yine mi olmadı? Tekrar. Bir daha dene. Ve bir daha.  Milyonlarca kere uğraş, çaba göster,kendini parçala ama asla vazgeçme. Önüne koyduğun işin her ne ise tekrar denemeni hak ediyor. Düşünsene o senin hayalin ve sen hayalini bir-iki kere denedikten sonra vazgeçerek bırakacak mısın? Bu sana da, o her gece yatmadan önce düşlediğin şeye de hakaret. HAREKETE GEÇ çünkü senden önce birileri bunu başlamak için çaba sarf ediyor. Çalışmadığın her an bir adım geriye gidiyorsun. Harekete geçmediğin her saniye daha da zorlaşıyor. "Başlamak için çok geç" diye söylenme. Çünkü ne zaman başlarsan başla asla geç değildir. Bunu düşünerek hiç başlamamayı tercih edersen, veya şu zaman başlarım dersen, o zaman asla gelmez.  Sen asla kazanan olmazsın, sen asla kazanmanın verdiği hazzı alamazsın. Biliyorum istediğin şeylerden biri de kimsenin kolay kolay hazzını alamayacağı,  yaşayamayacağı şeyleri yaşamak. İşte b...

Kitap okuma alışkanlığı nasıl kazanılır? kitap okumak/Hazır mısın?

Resim
Bir gün yine her zaman ki koltuğumda oturuyorum. Karşımda televizyon, elimde telefon. Sol tarafımda annem televizyona dalmış. Hatta diziye öyle kaptırmış ki kendini sanki olayları kendisi yaşıyormuş gibi izliyor. Ben de telefona öyle dalmışım ki dünyadan haberim yok. Gözüm saate takıldı bir an, zaman ne çabuk geçmiş dedim kendi kendime, sonra hiçbirşey yapmayışıma devam ettim.  Günlerimin çoğu bu şekilde geçip gidiyordu... Ama bir gün var ki o gün belkide benim hayata merhaba demeye, yeni dünyalara bakmak için bulunduğum yerden kalkmama vesile olan gündü. Hemen "benim başıma asla gelmeyecek hangi güzel şey geldi" diye düşünme ha. Öyle filmlerdeki gibi fantastik şeyler yaşamadım. Sadece fark ettim. Neyi mi fark ettim?  Yine her zaman ki bölgemde telefonla uğraşıyordum. Bir videodan başka bir videoya geziniyordum. Sonra koltuğun başında bir kitap fark ettim."Beyaz Gemi". Kapağı her gün uğraştığım telefondan çok daha çekici geldi. Belki ne...

Başarmanın hissi nedir? Başarınca neler olacak?/Hazır mısın?

Resim
Düşün, denemeye karar verdin, ayakların yere basıyor ve ayağa kalktın. Düşün, başarmak için ilk adımı attın.  Hayal et başarıya aç bir şekilde koşuyorsun. Evet evet bunların hepsini sen yapıyorsun. Sen kimsenin göze alamayacağı şeyleri tam karşına alıyorsun. Sen bunu yapabilecek tek kişisin, sen başarının tadını bilensin... Yol uzun bi o kadar da karanlık, biliyorsun. Karşına çıkacak fırsat sayısı bir elin parmaklarını geçmez. Sen yine biliyorsun ki o şans sana gülmez. O zaman napmalısın? Evet dostum aynı fikirdeyiz. Bence de kendi şansını kendin yaratmalısın. Fikirlerin, kişiliğin özgün olsun ki her zaman yeni ve mükemmel sonuçlar bulabilesin. Aslında ihtiyacın olan çok basit bir şey, biraz motivasyon yada biraz ruhunun dinlenmesi. Önündeki hedef okul,iş, sosyal hatay her ne ise büyütmemelisin. Başarmış gibi yaşamalısın ki başarınca ne yapacağını düşünme. Her geçen gün daha da zevk almaya bak. Uykuya dalıp hayal görme, hayallerin seni uyutmasın ki her ge...

Dikkat dağınıklığı nedir? Dikkat dağınıklığını nasıl çözebilirim?/Hazır mısın?

Resim
Dikkat dağınıklığı nedir? Kişinin yaşına, bulunduğu sosyo-kültürel duruma göre konsantre olmada güçlük çekme, dikkati sürdürememe ve dış etkenlerle çabuk dağılma, unutkanlık, dalgınlık, dağınıklık ve dikkat, sabır istenen işlerden sıkılma, kaçınma davranışı göstermektir. Dikkat dağınıklığı ne zaman başlar? Dikkat dağınıklığı çoğunlukla çocukluk dönemlerinde başlar ve genellikle 7 yaşından önce ilk defa bir dikkat eksikliği belirtisi kişilerde görülür. Bu problemi yaşayan kişilerin %30 veya %50'si erişkinlikte de bu rahatsızlığın belirtilerini görmeye devam eder. Dikkat dağınıklığı ve teknoloji arasındaki bağ Teknoloji giderek gelişiyor ve artık çocuklar bile akıllı telefonları ya da bilgisayarlara tıpkı birer yetişkin gibi hakim olabiliyor. Son dönemde yaygınlaşan tabletlerden bir yazıyı okumaya çalışmak ekranda belirten hareketli sembollerden ötürü güç bir durum ve dikkatin yazıya verilmesini engellemeye neden olan bir durum. Yazılara bu şekilde ...

Şimdiye kadar neler yaptın? Bundan sonra ne yapacaksın?/ Hazır mısın?

Resim
Dur sana kısaca özetleyim. "Sen şimdiye kadar hiçbir şey yapmadın, ve bundan sonra da hiçbir şey yapamayacaksın. " Birisi sana bunları söylese itiraz edersin, veya sinirlenirsin değil mi? Yada hiçbir şey yapmaz doğru olduğunu söylersin. Seni olumsuz etkileyecek herhangi bir şeyi kabullenmenin seni ultra olumsuz etkileyeceğini biliyor musun? Hayatta herkes başarılı olmak ister, bazıları olur bazıları olamaz. Bu tamamen özverine, çalışma azmine, disiplinine, yaptığın şeyi sevmene bağlıdır. Bunca şeyin başlangıcı, ilk günden itibaren olmak istediğin kişi gibi yaşamandır. Yani inanmana, başarabileceğini bilmene bağlıdır. Neler yaptığını hatırlamaya hazır mısın?  • Herkesin ihtiyaçlarını dinledin, hepsine yetişmeye çalıştın ama birini unuttun. Kendini! • Belki de sadece kendini dinledin, sana sesini duyurmaya çalışan sevdiklerini ihmal ettin bu sefer de. • Geçmişte dolandın durdun. • “Keşke”ler biriktirdin, “belki”ler. • “Mış” gibi yapt...

Sen kimsin? kendini bulmaya hazır mısın?/ Hazır mısın?

Resim
Sen kimsin? Sen bu dünyaya neden geldin? Nedir bu kargaşa, nedir bu koşuşturma? Biliyorum dostum çok sorun var şu dünyaya. Ama cevapları hiç yok değil mi? Soru işaretlerinin arkası hep boş kalıyor değil mi? Peki bu soruların cevaplarını nasıl alacağını bilmek ister misin?  ... O halde başlayalım. Aptalca davranıyorsun. Boş aptal ve amaçsızsın. Hiçbir şeyi beceremiyorsun, her şeyi eline yüzüne bulaştırıyorsun. Her zaman kaybediyorsun, zaten senden de hiçbir şey olmaz biliyorsun. Bu sensin. Değil mi?   Hayır, öyle bir şey yok ve olmayacak da. Dostum farkında mısın dünya sana 24 saat boyunca bunu yapıyor ve sen buna hayır diyip dünyaya aldırış etmeyebilirsin buna hakkın var. Başaramam diyip durma başaracağını sende biliyorsun , sende herkesten özel olduğunun farkındasın. Tek yapman gereken bu kişiyi gün yüzüne çıkarmak. Noldu?... seni başarıya götürecek kişi havalı değil mi, ortama ayak uyduramayacak düşüncede birisi mi? Yapma dostum geleceğin ...

Sabahları kalkamıyorsan bu blogu oku! /Hazır mısın?

Resim
Saat sabahın altısı ve daha elin alarmı kapatmak için saate ulaşmadan kafandaki sesler "yataktan çıkmak için çok erken, çok karanlık ve çok soğuk olduğunu söylüyor. Ağrıyan kasların hâlâ isyanda, ve beyninin verdiği hareket emirlerini duymazdan geliyorlar. Bir beyin dolusu ses hep bir ağızdan alarmı susturup rüyalar alemine dönmen için sana emirler yağdırıyor. Ama bir ses var , başka bir ses. Alarmı kurmana vesile olan yani dinlemeye karar verdiğin ses. bütün bu kargaşayı yok edebilecek tek ses.  Tebrikler... Günün ilk savaşını kazandın ve ayakların artık yere basıyor. arkana bakmadan yürümeye başlıyorsun çünkü yapacağımız daha doğrusu başaracağımız şeyler var. Savaşa hoş geldin... Her gün büyük veya küçük hayatına yön veren, yolunu belirleyen seni bir seçim yapmaya zorlayan olasılıklara baş başa kalırsın. Sen bütün bunları karşına almış sağlam adımlarla ilerliyorsun. Ama tam tersi yönde yani rahat olan, genelin gittiği yolu tercih etmeye  devam ediyorsan...

Ego nedir- id nedir- süper ego nedir/ Hazır Mısın?

Resim
Öncelikle ego'nun, İd'nin, Süper ego'nun ünlü nörolog Sigmund Freud’un geliştirdiği kişilik kuramının içerisinde yer aldığını söyleyeyim. Hani neredeyse her gün duyduğumuz egoist kelimesi, işte bu sorundan muzdarip olanlara verilen isimdir. "Ben" sözcüğünü fazla kullandıkları ve kendilerini her şeyin üzerinde gördükleri için egoist olarak anılan bu kişiler, benlik duyguları konusunda bir denge kuramayan insanlardır. Yani egolarını id ile süperegoları arasındaki dengeyi koruyamayan kişilerdir. İnsanlar üzerindeki benlik sorunu, o insanlara zarar verir. Çevresinde kimsenin kalmayışı, hayatta başarılı olma olasılığının düşmesi, kişi üzerinde yıkıcı etkiye sahiptir. Çözümü, kişinin tamemen kendi üzerinde uyguladığı etkiye bağlıdır. Sürekli ben dememek, karşısındaki insandan daha üstün olduğunu düşünmemek gibi şeylerdir. İd ve süper egonun da dengelenmesi şarttır. Freud’a göre id; alt bilincimizdeki doyumsuz hayvandır. Yani id için yaln...

Psikoloji yönetimi nasıl yapılır, psikoloji nedir/ Hazır mısın?

Resim
Psikolojimizi nasıl yönetiriz sorusunu sormadan önce psikoloji nedir bir bakalım. Sözlükte" bir bireyi, bir topluluğu belirleyen, yönlendiren düşünme, duygulanma, davranış biçimlerinin tümü." Olarak belirlenmiştir. İnsan psikolojisi çok karmaşık ve bir o kadar da mükemmel bir olgudur. Bazı kötü yanlarıyla fiziksel gücün çok üstündedir. Peki nedir bu kötü yanları? • Azınlıkların ve savunmasızların daha az insan olduğunu düşünüyoruz İnsanlar tarih boyunca birbirlerine zulüm etme konusunda korkunç bir isteklilik gösterdi. Bunun sebeplerinden biri de, belli grupların tam olarak insan olduğunu düşünmememiz: başlıca yabancı ve savunmasız insanlar düşük statülü görülüyor. • Başkalarının mutsuzluğundan keyif alma Küçük çocukların bize insanlık için umut verdiğini düşünüyoruz. Ama araştırmaşardaki bulgulardan biri iç karartıcı gelebilir. Onlar henüz yetişkinliğin sorunlarıyla yozlaşmamış tatlı ve masum olanlar. Ama gösteriyor ki, pek de sevimli olmayan ve yetişkinl...

Programlı yaşamak için ne yapmalıyız?

Resim
Sabah saat 6 da uyandım, elimi yüzümü yıkadım ve kahvaltıyı hazırlamak için mutfağa ilerledim. Kahvaltımı hazırlama sürecinde biraz radyodan/televizyondan haberleri dinledim. Kahvaltımı yaptım ve laptopumu alıp işimi yapmaya yani yazmaya başladım. İşimi bitirdikten sonra saat 11'e gelmişti. Biraz dinlendim, daha sonra kitap okumaya başladım. Kitaba kendimi öyle kaptırmışım ki zamanın nasıl geçtiğini anlamadan saat 15'e gelmişti. Daha sonra dışarı çıkmak için hazırlanmaya başladım... Buraya kadar sizin de kendi hayatınıza uyarlamanızı istiyorum. Yani sadece düşünmenizi, anlattıklarımı yaşıyormuş gibi hissetmenizi istiyorum. Ne siz ne de ben günümüze bu şekilde bir başlangıç yapıyoruz. Ama düzenli, programlı hatta doğrudan başarılı insanlar böyle yaşamaz mı? Yaşar. Eee düzensiz yaşayanlar başarılı olamıyor mu demek bu? Tabiki de hayır. Hayatta başarılı olmak için kurallar vardır elbet ama bunlar çalışmak, okumak gibi göndelik hayatta zaten yaptığımız şeylerdir. Çok...

Erteleme hastalığını yenmek

Resim
1787 gecesi Mozart hızlı adımlarla Estates tiyatrosunun sahnesine girdi. Çok heyecanlıydı. Tam bu noktada durdu ve kalabalığı selamladı. Kalabalık ondan daha da heyecanlıydı. Eee ne de olsa daha yaşarken efsaneye dönüşmüş bu bestecinin en önemli eserlerinden birini ilk kez dinleyeceklerdi. "Don giovanni operası." Bu eser o kadar önemlidir ki felsefeci Kierkegaard tüm klasik müzik parçaları içerisinde onun en üstte durduğunu söyler. Eğer ölmeden önce tek bir opera izleme şansınız olursa görmeniz gereken opera budur. Böylesine önemli bir eserin prömiyer gecesinde Mozart'tan da onu dinlemeye gelen izleyicilerden de daha heyecanlı birileri vardı: orkestra üyeleri. Neden heyecanıydılar biliyor musunuz? Çünkü hiç prova yapmamışlardı. Çünkü az önce hızlı adımlarla sahneye giren Mozart eserin uvertürünün notalarını yazmayı yeni bitirebilmişti. Orkestraların önüne konulan notaların mürekkebi dahi kurumamıştı. Çünkü Mozart gibi dahiler bile işlerini erteleye erteley...

Hayır demeyi bilmek

Resim
Hayır demek göründüğünden çok daha zordur. Konunun gün yüzünde olmaması da eksi(-) bir durumdur. İnsandan insana değişen olgular her zaman zorlamıştır beni. Kitleye hitap etmek zordur çünkü kitlenin kişilik özellikleri farklıdır. Konuyla ilgili düşünceleri daha da basit anlatmak için bir kitap önereceğim.  "Marie Haddou- hayır demeyi bilmek" “Hayır” demek hepimize neden bu kadar zor gelir? Onaylamadığımız düşünceleri onaylar görünmek pahasına, bizi başkalarına uyum sağlamaya iten nedir? İlişkilerimizde sevilmeme ya da reddedilme tehdidi bizi nasıl yönlendirir? Haklı bir “hayır”ı ifade etmek, gerçek bir bireyin oluşmasına ve güçlemesine nasıl katkıda bulunur? Kalıplardan kurtularak düşüncelerimizi özgürce ifade edebilmek mümkün müdür? Kitabın içinde geçen bunca soru sizce niye? Hayır demenin zorluğunu nasıl yeneriz, nasıl başarıya ulaşırız? Dostum sorular, sorular evet sıkılıyorsun biliyorum ama soru sormadan cevap alamazsın. Kendine inanmaya başlamadan ...

Keşke dememek için ne yapmalıyız

Resim
İşe keşke kavramını öğrenerek başlamak en doğrusu olur. Pek çok olayda hemen şunu söyleriz... Keşke bunu yapmasaydım!.. Veya; keşke şunu yapsaydım da böyle olmasaydı! İşte Hz. Rasûlullâh (aleyhisselâm) bu düşünceyi kesinlikle reddediyor!.. Diyor ki; – “Keşke” kavramı şeytan ameline yol açar. Yani, şeytanî düşünceye yol açar! Dinimizce de "kesinlikle reddedilen" bir karam. Keşke demek hayatta bir adım geri atmak demektir. Keşkelerle yaşamak hayatınızı çöpe atmak, hayatınızı ateşe vermek demektir. Bu durum alışkanlık haline gelmişse 21 gün kuralını asla unutmayın. 21 gün keşke demeden yaşamak bile hayatınızın değişmesine, daha pozitif daha enerjik bir insana dönüşmenize yardımcı olur. Hayatımız hep bir koşuşturmaca içinde geçer koşarız... koşarız... ve koşarız... sonra karşımıza yol ayrımı çıkar birini seçmek zorundayızdır. En mantıklısı hangisi bilmeyiz ama birini seçeriz. Sonra o yolda ilerlemeye başlayınca diğer yolu düşünmeden edemeyiz, diğer ...

Zamanımızı bilinçli kullanmak

Resim
Zaman, insanın en değerli varlığı olan zaman. Size çok para verildiğini düşünün paranın değersiz olduğunu düşünmeye başlar mısınız? Size istediğiniz kadar ev veriyorlar evlerin değersiz olduğunu düşünmeye başlar mıydınız?  Ben kesinlikle tam da öyle düşünmeye başlardım. İşte sorunumuz bu, insana neyi çok verirsen onu basit görür, onu etkisiz görür. Bize bahşedilen zaman, bizim en değerli varlığımızdır. Hayat akıp giderken, zamanımızı durduramazken hâlâ değerini bilememeye devam ediyoruz. Bir şeyler yapmak istiyoruz ama zamanımız yok değil mi? Bir şeyler için hazırız artık düşündüğümüz her neyse bunu yapabiliriz biliyoruz. Ama bir şey eksik, bi yerde bağlantı kopukluğu var. Ama nerde? İşte bütün bu durumların özü zamandır. Zaman; paradan, evden yada sizin için en değerli şey neyse ondan bile değerlidir. Hızlı olmak zorundayız artık ayağa kalkıp bulunduğumuz duruma sorunlarımıza dur demek zorundayız. Zaman hızlı akıp giderken bizde peşinden hızla koşmalıyız. Sen...

3 Adımda Nasıl Blogger Olunur?

Resim
1. Sabret: Ne derler bilirsiniz. "Sabreden derviş muradına ermiş". Sabretmek kolay iş değildir biliyorum ama bunu aşmak da zor iş değildir. Bu yüzden hiçbir zaman hedefinizi aklınızdan çıkarmayın. Her zaman karşıya bakın ve koşun, sadece koşun. Bir oyunun içindeyiz ve yapımcısı Google, kazanmak istiyorsak oyunu kurallarına göre oynamanız en doğrusu olur. 2. Araştır: Neyi araştırmak hoşunuza gidiyorsa onu araştırın. Hangi konuda az da olsa bilginiz varsa o kunu üstünde yoğunlaşın ve araştırmaktan bıkmayın, her geçen gün beyninize yeni şeyler yükleyeceğiniz için her geçen gün de daha sağlıklı daha orjinal yazılar yazmış olacaksınız. 3. Özgün ol: Her zaman kendi düşüncelerinizi yazın. Hangi konu olursa olsun araştırma yapıp kafanızda oluşan düşünceleri yazın. Hoşunuza giden siteyi bol bol okuyun ve kendimize göre uyarlamaya çalışın. Bu size çok şey katacaktır.   Bu üç maddeyi hakkını vererek uygularsanız başarı daima sizinle olacaktır....

Sabretmenin Sırrı Nedir?

Resim
Merhaba arkadaşlar Çağımız insanları sabırsızdır bilirsiniz. Bunlardan biri de sizsiniz veya benim. Sabretmenin önemini anlamak, sabırlı olmayı öğrenmek kolay iş değildir elbette. Ama öğrendikten sonra artık bu duruma alıştıktan sonra hayatta çok daha güzel yerlere gelebileceğimizi bilmemiz gerekiyor. Hedeflerinize ulaşmakta çok daha rahat olacaksanız. Sabretmeyi öğrenmek ile ilgili üç tane madde bırakıyorum. Daha fazlasını öğrenmek istiyorsanız biraz sabredip aşağıdaki linke tıklayabilirsiniz. 1. Pozitif bir bakış açısını koruyun Farz edin ki elinizde yarısına kadar dolu bir bardak su var. Buna bakıp ne dersiniz? Eğer hayata karşı olumlu ve sabır dolu bir bakış açınız varsa, yanıtınız bardağın yarısının dolu olduğunu söylemek olur. Sabır, hayattaki iyi şeyleri, olumlu şeyleri görmenizi sağlar. Böylelikle her durumda iyi olanı ve elinizdeki şeylerin değerini görmüş olursunuz. Hayatta karşınıza çıkan koşullara karşı daha toleranslı olursunuz ve bardağın geri kalanının dolana kadar...

Senin Arşın

Resim
Sana bir hikaye anlatacağım ormanda iki ormancı ağaç kesiyormuş. Birinci ormancı sabah erkenden kalkıyor, ağaç kesmeye başlıyormuş, bir ağacı kesip hemen diğerine geçiyormuş. Gün boyunca, dinlenmek için ve öğle yemeği için kendine vakit ayırmıyormuş. Akşamları da ormancı arkadaşından birkaç saat sonra ağaç kesmeyi bırakıp evine daha geç gidiyormuş. ikinci ormancı ise arada bir dinleniyor ve hava kararmaya başladığında evine dönüyormuş. Bir hafta boyunca kim daha fazla ağaç kesecek bakalım demişler, bu yoğunlukta çalıştıktan sonra ne kadar ağaç kestiklerini saymaya başlamışlar. Sonuç: ikinci ormancı çok daha fazla ağaçkesmiş. En çok ağacı kendinin kestiğini sanan birinci ormancı çok şaşırmış: – Bu nasıl olabilir? Ben daha çok çalıştım. Senden daha erken ağaç kesmeye başladım, senden daha geç evime döndüm. Ama sen daha fazla ağaç kestin. Nasıl daha başarılı oldun, sırrın nedir? İkinci ormancı tebessümle yanıt vermiş: –  Bir sırrım yok. Sen durup dinlenmeden çalış...

Gördünüz mü?

Resim
1-Pulpit Kayası, Norveç Yüksek tehlikeli ama kendine çeken bir yapısı yok mu sizce de? 2- Mavi Mağara, Zakintos, Yunanistan Aklıma ejderhanı nasıl eğitirsin filmindeki bir sahneyi getirdi. 3- Skaftafeli, İzlanda. İçerisi eminim çok soğuktur. Ama üşümeye sonuna kadar değecektir. 4- Plitvice Gölleri Ulusal Parkı, Hırvatistan Hayal kent gibi. İnanılmaz güzel çekici burayı görmeyi isterdim. 5- Jiuzhaigou Ulusal Parkı, Çin (şimdilik tavsiye etmem :)) Çinin güzel dağları. Ama dediğim gibi şu sıralar gidilmesini tavsiye etmem:) 6- Four Seasons Oteli, Bora Bora Yaz tatlili için birebir çok çekici görüyor. 7- Paterswoldse Meer, Hollanda Bu yolda eşiniz veya arkadaşınız ile yürümek harika olurdu  8- Mermer Mağaralar, Şili Muazzam görüntü tam bir doğa harikası fotojeniklik akıyor :)